Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas ile Dışişleri Bakanlığı'nda görüştü. Fidan ve Kallas, görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Fidan, AB üyeliğinin Türkiye için stratejik bir hedef olduğunu belirterek, "Biz şimdi Avrupa Birliği'nin, Türkiye'nin üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyon sunmasını bekliyoruz. Geçmişte bazı Avrupalı liderler Türkiye'nin üyeliği konusunu, kendi ülkelerinin iç siyaset malzemesi haline getirmişlerdi. Maalesef bunun sonucunu biz jeostratejik birtakım kayıplarla hem Avrupa Birliği hem Türkiye olarak ödemek zorunda kaldık. Oy kazanmak amacıyla yapılan kimlik siyaseti öngörülebilir ve rasyonel bir anlayışın yerini aldı. Neticede bu durum Türkiye'nin önündeki liyakata dayalı üyelik sürecini ortadan kaldırmış oldu. Küresel sistemde ve bölgemizde yaşanan gelişmeler, Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin önemini bir kez daha göstermektedir. Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye olan yaklaşımını ön yargısız, gerçekçi ve liyakat esaslı bir çizgiye çekmesi her iki tarafın da yararına olacaktır. 2024 Aralık ayındaki AB Genel İşler Konseyi'nde alınan bazı kararları olumlu bir gelişme olarak görüyoruz. AB ile bir süredir Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyaloğu'nun yeniden başlatılması ve Avrupa Yatırım Bankası'nın ülkemizdeki faaliyetlerinin önünün açılması konularını görüşüyoruz. Bu kararların süratle hayata geçirilmesi ve ülkemize yönelik kısıtlayıcı tüm tedbirlerin bir an önce kaldırılması yönündeki beklentimizi bugün kendisiyle tekrar paylaştım. Bu anlayışla yüksek düzeyli siyasi ve sektörel diyalog toplantıları ile ortaklık konseyi toplantılarının yeniden başlatılması için Avrupa Birliği’nin gerekli iradeyi göstermesini bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
'VİZE SÜREÇLERİNİN KOLAYLAŞTIRILMASI BEKLENTİMİZİ AKTARDIM'
Vize serbestisi diyaloğunda ilerleme sağlanmasının öncelikli konular arasında olduğunu hatırlatan Bakan Fidan, "Görüşmemizde vatandaşlarımızın vize süreçlerinin kolaylaştırılması beklentimizi mevkidaşımın dikkatine getirdim. Bu konuda da çalışmalara başlayarak süratle sonuç almamız önem taşımaktadır. Görüşmede bölgedeki gelişmeleri de ele aldık. Ukrayna'da yaklaşık 4 yıldır devam eden savaşın artık bir dönüm noktasına yaklaştığını görüyoruz. Bu kapsamda kalıcı ve adil bir çözüm için diplomasinin yegane seçenek olduğuna inanıyoruz. Savaşın bir an önce sona erdirilmesi için müzakere sürecinin yeniden canlandırması girişimlerine destek vermeye hazırız. Bugün Gazze’deki ateşkesi ve Filistin'deki son durumu da değerlendirdik. Ne yazık ki İsrail’in saldırılarının devam ettiğini görüyoruz. İsrail’in ateşkese tam olarak uyması gerekmekte. İnsani yardımların ulaştırılması uluslararası toplumun önceliği olmalıdır. Bu konuda Avrupa Birliği ile beraber çalışmaya hazırız. Ayrıca Suriye'deki gelişmeleri de ele aldık. Siyasi, ekonomik, güvenlik ve yardımlar ekseninde kapsamlı bir değerlendirme yaptık. Suriye'nin güvenli ve istikrarlı bir ülkeye dönüşebilmesi için ortak çalışmalarımızı sürdürme yönünde mutabık kaldık" diye konuştu.
'AB, SURİYE ÜZERİNDE UYGULANAN YAPTIRIMLARI HAFİFLETMEYİ AMAÇLIYOR'
AB Yüksek Temsilcisi Kallas ise Bolu'daki otel yangınında hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyerek, Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin en önemli ortaklarından bir tanesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin bir aday ülke, önemli bir NATO müttefiki ve Avrupa güvenliğinde önemli rol oynadığını vurgulayan Kallas, "Ekonomik ortaklıklarımızın temelleri her zamankinden daha güçlü ve çok çeşitli konularda iş birliği fırsatları var. Ticaretten terörle mücadeleye kadar çok çeşitli alanlarda iş birliği yapabiliriz. Tabii ki farklı görüşler de var; mesela Kıbrıs konusu gibi ya da Rusya’ya uygulanan yaptırımlar konusunda olduğu gibi farklı görüşler var. İnsan hakları ve hukukun üstünlüğü Avrupa yolunda yürümede çok önemli. Daha fazla yüksek düzeyde diyalog ve iş birliği konusunun önemli olduğunu düşünüyoruz. Hem ikili ilişkilerdeki iş birliğini ele aldık hem de dış politikada yapılabilecek iş birliklerini ele aldık. Suriye konusunda, Esad rejiminin düşüşü sonrasında çok büyük bir umut ortaya çıktı ama aynı zamanda çok büyük sınanmalar da var. Suriye’nin tüm çeşitlilikleri temsil edecek bir yeni yönetime ihtiyacı var. Bu Avrupa Birliği’nin de amacı. Biz Suriye’nin ekonomik toparlanmasına da destek olmak istiyoruz. Avrupa Birliği, Suriye üzerinde uygulanan yaptırımları yeni yönetimin davranışlarına göre hafifletmeyi amaçlıyor" dedi.
'TÜRKİYE VE ABD'NİN TAM İŞ BİRLİĞİ POTANSİYELİNİN ORTAYA ÇIKMASINI BEKLİYORUZ'
Açıklama sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Fidan, bir gazetecinin, 'Türkiye'nin yeni dönemde ABD'den beklentileri neler olacak ve nasıl bir ilişki kurulması hedefleniyor?' sorusuna şöyle yanıt verdi:
"Her seçim sonrası tabii ki iktidara gelen yeni hükümetle yeni bir sayfa açılması gerekiyor. Özellikle Amerika’da Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasında birçok konuda büyük farklılıkların olduğunu hesaba katarsak bölgemize yönelik ve Türkiye üyelik politikalarda da bir farklılıkların olmasını beklemek mümkündür diye düşünüyoruz. Bizim Amerika ile olan ilişkilerimiz ve beklentilerimiz genel itibarıyla iktidarda olan partiden ve görüşten bağımsız olan devletten devlete stratejik ilişkiler ve beklentiler. Bunların başında iki ülkenin de birbirinin güvenliğine ciddi miktarda hassasiyet duyması, ekonomik ilişkileri ilerletmemiz, her türlü alanda iş birliği yapmamız, özellikle Türkiye’yi ilgilendiren bölgesel sorunları çözmede beraber hareket etmemiz geliyor. Bunlar önemli konular. Türkiye’nin güvenlik hassasiyetini, özellikle Suriye’de, Irak’ta bizim istediğimiz oranda hassasiyet göstermemesi, bunların yanlış fiillerle pratiğe yansıtılmaması aramızda bir güven bunalımına ve krizine sebep olmuştu. Ama biz diğer ilişkilerimizde yaptığımız gibi bu ilişkimizde de bu sorun alanını bir paranteze açıp bununla ilgilenirken diğer iş birliğinde bulunduğumuz alanları da genişletme yolunda önemli adımlar attık. Amerika Türkiye’nin önemli ve stratejik bir partneri ve bu konudaki ilişki modeli devam edecektir. Türkiye ve ABD’nin tam iş birliği potansiyelinin ortaya çıkmasını bekliyoruz."