CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, düzenlediği basın toplantısında hükümetin politikalarını eleştirerek açıklamalarda bulundu. Yücel, "Artık vatandaşlarımız SGK'dan (Sosyal Güvenlik Kurumu) değil, özel sigortalar kuruluşlarından emekli olabilecek. SGK emeklilik hakkının güvencesi olmaktan çıkartılacak. Yani ülkede özelleştirmedikleri hiçbir şey kalmadığı gibi şimdi sıra emeklilik sistemine geldi" dedi.
Yücel, Orta Vadeli Program'da (OVP) yer alan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi'nin (TES) hayata geçirilmesiyle vatandaşların artık SGK'dan değil, özel sigorta kuruluşlarından emekli olacağını belirtti. Bu değişiklikle birlikte SGK'nın emeklilik güvencesi olmaktan çıkarılacağını ifade eden Yücel, emeklilik sisteminin özelleştirildiğini ve sağlık güvencesinin zayıflatıldığını vurguladı. Özellikle düşük maaşla geçinmek zorunda olan emeklilerin bu yeni sistemde zorlanacağını ve sağlık hizmetlerine erişimin daha da güçleşeceğini dile getirdi.
CHP'li Yücel, Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplanan Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı gündemiyle ilgili parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Yücel, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos'ta kaybolan Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunması ile ilgili "Biz, hem bu acıları tanıyoruz ve biliyoruz hem de birçoğunun davasında yaşanan hukuksuzları biliyoruz. Bu evlatlarımızın soruşturmaları etkin ve şeffaf bir şekilde yürütülseydi, hak edenler hak ettikleri kadar ceza alsalardı, bugün belki de Narin'e dokunmaya kimse cesaret edemeyecekti. Bu nedenle hukuk sistemi etkin bir şekilde işletilirse, hukuk zaten çocukları koruyacaktı. 'Vatanı korumak çocukları korumakla başlar.' Bu söz, askerlerine, teğmenlerine dahi tahammül edemedikleri Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün sözüdür. Geldiğimiz nokta çok ama çok kaygı verici. 22 yılın sonunda ne vatanı koruyabiliyorlar ne çocuklarımızı ne de adaleti sağlayabiliyorlar. Aile kavramının kutsallığını korudukları bahanesiyle İstanbul Sözleşmesi'ni yürürlükten kaldıran, 6284 sayılı Yasa'yı hakları genişletmek ve daha iyi uygulamak yerine amaç ve anlamından uzaklaştıran, kadınların nafaka hakkına göz diken, 'Kol kırılır, yen içinde kalır' zihniyetiyle, aile içinde yaşananları; sözde, 'mahremiyet' bahanesiyle hukukun dışında tutanlar, çocuklarımızın katledilmesine seyirci kalıyorlar. Bu topraklarda bir Narin olayının daha yaşanmasına asla tahammülümüz yok. Ahlaksızlığı kökünden temizlemezsek, bitiremeyiz. Bir kez daha en net haliyle söyleyelim, bu ülkede yaşanan tüm ahlaksızlıkların doğrudan ve dolaylı yegane kaynağı AKP iktidarının; liyakatsiz, yandaşı koruyan, kayırmacı ve hukuk tanımaz yönetim anlayışıdır" ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, yeni eğitim-öğretim yılıyla ilgili yaptığı açıklamada eğitim sistemine yönelik sert eleştirilerde bulundu. Yücel, kırtasiye ve servis fiyatlarının yüksekliğine, beslenme sorunlarına ve atanamayan öğretmenlerin fazlalığına dikkat çekti. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'i hedef alan Yücel, bakanın tarikatlara şirin görünmek için Cumhuriyet değerleriyle hesaplaşmaya çalıştığını öne sürdü. Yücel, yeni müfredatın tarikatların istekleri doğrultusunda hazırlandığını ve çocukların laik, bilimsel, çağdaş eğitimden uzaklaştırıldığını ifade etti.
Anayasa'nın 42. maddesine göre eğitimin Atatürk ilkeleri doğrultusunda yapılması gerektiğini hatırlatan Yücel, Bakan Tekin’in anayasal yükümlülükleri ihlal ettiğini savundu. Yücel, CHP olarak çocukların geleceğini karartacak bu tür adımlara karşı duracaklarını vurguladı.
'SAĞLIK TEMEL HAKTIR'
Yücel, Orta Vadeli Program'da (OVP) yer alan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi'nin (TES) hayata geçirileceğini belirterek, "Artık hiç kimse için devletin sağladığı sağlık güvencesi olmayacak. Sosyal devlet anlayışı gereği, sağlık temel bir haktır. Daha doğrusu, AKP'den önce öyleydi ama bu düzenleme ile artık bu mümkün değil. Artık vatandaşlarımız SGK'dan değil, özel sigortalar kuruluşlarından emekli olabilecek. SGK emeklilik hakkının güvencesi olmaktan çıkartılacak. Yani ülkede özelleştirmedikleri hiçbir şey kalmadığı gibi şimdi sıra emeklilik sistemine geldi. Sistemi topyekun özelleştirmenin hizmetine sunuyorlar. Emeklinin 12 bin 500'lük maaşını mı konuşalım, o maaşla hem tamamlayıcı sigorta yapmak zorunda kalacaklarını hem de yapamayacaklarını mı konuşalım, artık ilaç almak, muayene olmak lüks olacak ona mı yanalım? Bu ülkede hasta olmak artık ölümle eşdeğer, bu açlıkta, bu sefalette, bağışıklığı sağlam tutup ayakta kalmaksa mümkün değil" dedi.