Bursa'nın ünlü 'Bursa Siyahı' inciri, Avrupa Birliği'nden coğrafi tescil alarak kalitesini uluslararası arenada kanıtladı. İngiltere Kraliçesi 2'nci Elizabeth'in 2008 yılında Bursa'ya yaptığı ziyarette tadına hayran kaldığı bu özel meyve, Buckingham Sarayı'nın sofralarında yer buldu ve adını tüm dünyaya duyurdu. Kraliçe'nin, Bursa Siyahı'nı Prens William'ın eşi Kate Middleton'a sabah bulantıları için önerdiği belirtildi.
Yüksek Kalite ve Uzun Raf Ömrü
Bursa, Türkiye'deki siyah incir üretiminin yüzde 90'ını karşılıyor. 2023 yılında Bursa'da yaklaşık 28 bin ton incir üretildi ve bunun yüzde 60 ila 70'i yaş olarak ihraç edildi. Her yıl Türkiye'ye 45-50 milyon dolar döviz girdisi sağlayan Bursa Siyahı, rengi, tadı, aroması, büyüklüğü ve dayanıklılığı ile büyük ilgi görüyor.
İncirler, ağustos ayının ilk ya da ikinci haftasında mevsimsel sıcaklıklara bağlı olarak hasat ediliyor. Hasat sonrası, Avrupa pazarına uygun şekilde hazırlanıyor. İncirler, renk, büyüklük ve gramaja göre 'reçellik', 'ihracat' ve 'olgun iç piyasa' olarak sınıflandırılıyor.
Küresel Isınmanın Etkisi ve Organik Üretim
Sait Kaya, Bursa Siyahı'nın uzun raf ömrü ve dayanıklılığının, bölgenin toprağı ve havasından kaynaklandığını vurguladı. Ancak, küresel ısınma nedeniyle mevsimsel değişikliklerin rekolteyi olumsuz etkilediğini belirtti. İncirlerin dökülmesine neden olan ani sıcaklık değişimleri ve yağmurlar, üretimi zorlaştırıyor.
Organik olarak yetiştirilen Bursa Siyahı'nda ilaç kullanımı yasak ve uygulanmıyor. Gübrelendirme ve sulama ile bakım yapılıyor.
Güneş ve Ayın Rolü
Yörükali Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkan Yardımcısı Mehmet Umut Kaya, Bursa Siyahı'nın güneşten değil, aydan rengini aldığını, güneşten ise tadını aldığını ifade etti. Bu özel özellik, Bursa Siyahı'nın benzersiz karakteristiğini oluşturuyor.
Bursa Siyahı, İngiltere, Almanya, Hollanda, Fransa, İtalya, Norveç, İsveç ve Hong Kong gibi ülkelere ihraç edilerek uluslararası pazarda kendine sağlam bir yer edinmeye devam ediyor.